Hikmet Yamansavaşçılar soy adına yaraşır bir aşkla çizgi romana dönen güçlü bir çizer. Onu çizgi roman dünyasına geri kazandıran "Karabala" da usta işi yapıtı olarak anılacak gibi görünüyor. Aşağıda ustanın ağzından kaleme alınmış hayatının bir bölümüyle adeta genç çizerlere ders niteliği taşıyan çizim aşamaları yer almaktadır. Merak edenlerin ince ince incelemesini öneririz:
İstanbul, Eyüp’te doğdum.
İlk orta ve lise eğitimimi yine Eyüp’teki okullarda gördüm.
Beyoğlu İstiklal caddesinde küçük bir tezgah kurup
insanların portrelerini çizdim.
Kazandığım para ile de doğru sinemaya
gidiyordum. Okul harçlığımı da çıkarıyordum tabii. Orada benim gibi portre
çizen sakallı, gariban bir ressam daha vardı. Ben iyi iş yapınca ondan yediğim
dayak, portre ressamlığımın sonu oldu. O gün o adama çok kızmıştım. Gözümde ilk
kahramanımı o gün canlandırdım. Yediğim dayaktan beni kurtaracak bir kahraman
gibi.Öyle bir kahraman yoktu tabii. Bugün de yok. Kim bilir belki de çizgi
romana sarılışımda o dayağın ve hayalimdeki kahramanın etkisi vardır. Sanırım
10-11 yaşımdaydım. Ortaokula yeni başlamıştım çünkü. Sonra, imzasız dergi
kapakları çizmeye başladım.
Abdullah Turhan’ın yanına asistan olarak girdiğimde ise, lise
yıllarım başlamıştı. Birlikte on Tolga macerası çizdik.
Mimar Sinan’da okurken de Tolga çiziyordum. Sonra Yurdagün
Göker ile kısa süren Yavrutürk dergisi ve Oğuz Kağan dönemi.
Ardından Tercüman Çocuk Dergisinde Sevgili Gürbüz Azak’ın
önerisi ile ’Alaaddin’in Sihirli Lambası’’nı çizdim.
Askerlik vazifemi tamamladıktan sonra bir daha çizgi romana
hiç geri dönmedim.
Yıllar süren konfeksiyona olan ilgim yepyeni markalar
yaratmama yol açtı.
Spot Jeans, Maredojeans
gibi. Meraklıları bu markaların Türk konfeksiyon sanayinin temel taşları
olduğunu bilir.
Bu arada çok önemli, çocukluğumdan beri gelen fotoğraf
tutkunluğumdan bahsetmek istiyorum. Zaman zaman değişik markalı makinelerle de
olsa da fotoğraf makinemi yanımdan hiç ayırmadım. Hatta fotoğraf makineleri ile
yattığımı bile hatırlarım. Her zaman, her yerde yüzlerce, binlerce fotoğraflar
çektim. Filmler banyo ettim. Kartlara bastım. Öğrenciler yetiştirdim. Şimdi
bile,fotoğraf makinamı yanımdan hiç ayırmam. Halen Moda Fotoğrafçılığı yapmaya
devam ediyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder