Yarkın Sakarya Röportajı

Yarkın Sakarya 1996 doğumlu genç bir insan. Çizgi roman aşığı ve çizer olma yolunda emin adımlarla ilerleyen azimli biri. 

Yakın zamanda ilginç bir çalışmaya imza attı bu genç adam ve bir zamanlar okullardan kovulan çizgi romanın okulunda sergilenmesini sağladı. Bir sanat dalının hak ettiği değeri görmesine ciddi bir katkı sağlamış oldu. Kendisiyle bu vesileyle sohbet etme fırsatı bulduk.

Yarkın Sakarya kimdir? Çizgi romana ne okuyarak baladı? Nelerden, kimlerden etkilendi?

Sakarya - Çizgi roman tutkum ilk Fantastik Dörtlü ile başladı ve o zamandan beri de teyzemin Kaptan Swinglerini aşırırdım Aslında sevdiğim bir çizer yok fakat Yıldıray Çınar ile Mahmud Asrar’ın başarıları her zaman bizim için ilham olmuştur. Bunun yanı sıra Jim Lee, Brett Booth, Levis La Rosa, Nico Delort gibi isimlerde zamanla gönlüme taht kurdu 

Çizmeye ne zaman başladı? Kimleri örnek aldı? Hedefi ne?

Sakarya - Çizmeye aslında Güzel sanatlara girerken başladım Resim bölümü istiyordum. Ve sınavda Ümran Baradan’ı 25. kazanmıştım. Işılaydan ise 2. yedekteydim. Ve ordayken arkadaşlarla ortak zevkimizin çizgi roman olduğunu fark ettik. Ve çizgi roman derken 4 kişi takım olduk. Halada 3 yıldır aynı hedef uğruna kıyasıyla yarışıyoruz

Çizgi sürecinde ne gibi bir yol izledi? Bir yerlerde çizdi mi? Kimlerle arkadaşlık kurdu? Bu ona fayda sağladı mı?

Sakarya - Aslında belli bir süreç yok 4 yıldır çiziyorum ve özellikle desen çizmem çizgi romanı geliştirdi. Bunun dışında sürekli çizgi roman ile ilgili etkinliklere katıldım.

Şu anda neler yapıyor, bir yere çiziyor mu?

Sakarya - Şuan SMUB’un süprizleri için çalışıyorum ve bir yandan Kral Arthur un Sir Gawain ve Yeşil Şövalye adlı kısa öyküsünü çiziyorum. Ve çoktan bitirmiş olduğum birkaç öykü de var

Ama dediğim gibi şuan asıl hedefim animasyon

Okul sergisi fikri kimden çıktı? Çizgi romana okullarda iyi gözle bakılmazdı eskiden. Hangi öğretmenler ön ayak oldu, ne gibi destekler verdiler?

Sakarya - Okulumuzdaki öğretmenler başta çizgi romana biraz uzak davranmıştılar. Fakat hedefimizin bu olduğunu görünce gelişimimiz için ellerinden geleni yaptılar. Şuanda sahip olduğum her şeyi onlara borçluyum. Çünkü Mustafa hoca gazı vermeseydi Tülin hoca Eksiklerimi göstermeseydi hiçbir şey yapamazdım. Sadece resim öğretmenlerimde değil tüm öğretmenlerim bana yardımcı oldular ki oluyorlar da. Felsefe hocamız Cihangir Hoca özellikle sabahları serviste beni dinlemesiyle en büyük fedakarlıklardan birini yapmış oldu

Okul sergisi için neler yapıldı? Sergi nasıl geçti? Ne gibi tepkiler aldı?

Sakarya - Okul sergisi zevkliydi Herkes mor örtü ile örtülmüş olan yeri merak ediyordu (Tülin hocanın fikriydi). Çizgi romana yönelik çalışmaları oraya koymuştuk. Herkesin beğendiğini düşünüyorum. Üstelik bu sergi 1 yıllık gelişimimi gösteriyordu.

Okulu bitirdikten hemen sonra bir çizgi roman projesine başlamayı düşünüyorum hikayesi kafamda hazır. Animasyona girdiğimde ise kimsenin aklına gelemeyecek bir sergi fikrim var ve tabi çizgi romanla ilgili

Okulda aslında hiçbirimiz tam anlamıyla çizer olduğumuzu düşünmüyoruz. Fakat hedefimiz bu yönde. Yani temeli görüyoruz aslında biz şuan. Bunun ek yoluysa Güzel Sanatlar Liseleri Desen olmadan olmaz diye düşünüyorum ben

Türkiye'de çizgi roman yapmak için yola çıkan biri olarak geleceği nasıl görüyorsunuz?

Sakarya - Gelecekte nasıl olacağı pek umurumda değil çünkü ben çizmek istiyorum Çizgi romanı çizmek ve bunları paylaşabilmek istiyorum. Fakat bence çizgi roman sektörü özellikle manga alanında popüler durumda. Biraz daha yerli yayınlara yönelebilirsek aslında çok daha iyi olacak. Mesela Çapa bi ara çıkardıkları muazzamdı bence Yani haftalık çıkıyordu. Bence cilt olarak değil de haftalık fasikül olarak çıkartılmalı çizgi roman çünkü haftalık toplamanın heyecanı ciltten farklı. İnsanlar pahalı diyor da onun içinde 6 küsur çizgi roman bulunduğunu bilmiyorlar. E haliyle de onlara tek kitap gibi geliyor. Bence bunları atlatabilirsek Türkiye’de yeni bir sektör meydana getirebiliriz