90. sayıda yeralan Bataklıktaki Şehir isimli öykünün sonlarına doğru, bin bir sıkıntıyla Aztek piramidine girmeyi başaran Zagor, Çiko, Lafittein kızı ve üç adamı fark edilir ve piramidin dibindeki kanallarda sıkıştırılırlar. Tek kurtuluşları kanal çıkışındaki demir parmaklıktan geçmektir. Zagor kalın parmaklıkları elleriyle genişletmeye çalışır. Ancak dostumuz Conan olmadığı için bu iş umutsuz bir girişim olarak kalacaktır. Diğerleri Zagor'un bu umutsuz girişimini kaygıyla izlerken, Çiko dostunu onore etmeye çalışır. 90. sayfanın ilk karesinde Zagor'un bu gibi işlerin üstesinden geldiğini çok gördüm. Bunu başaracak biri varsa oda Zagor'dur. Sülalemin bütün bıyıklıları adına! der bilgece. Zagor ise olayın icraat ve kibir kısmındadır. 3. karede Çiko'yu işaret ederek, "siz de yavaş konuşun özellikle sen Çiko!.. Alçak sesle konuşmanız için yaptığım bütün uyarılara rağmen karga gibi ötmeye başladın yine!" diyerek olanca gücüyle Çiko'ya bağırır. Koca göbekli dostumuz biraz şaşırır ama Zagor'un bu kendini beğenmiş hallerine alışmış gitmiştir bildiğiniz üzere.
Burattini Çiko serisinin yazarı olması vesilesiyle midir bilinmez sık sık Çiko'yu aşağılamayı senaryo gereği gibi algılıyor. Bu biraz da Nolittadan kalan bir mirastır aslında. Zagorun Çiko'yu iki kere tokatlamışlığını biliyorum. Peki, bu yapılan muamele doğru mudur? Çiko ikide bir yıllardır ardını topladığı dostu tarafından aşağılanmayı hak ediyor mu sizce? Kaç kere Zagor'un hayatını kurtardığına şahit olduk. Kabusta aldığı ölümcül yara ile gururu mahvolan Zagor'u, Çiko'nun ağlayarak doktorun arabasına atıp götürdüğü sahneleri kim unutabilir ki?.. Her şeyden öte Bonelli kahramanları arasında adına küçük te olsa bir seri yayınlanmış başka bir yan karakter daha olmayan bu kadim yan kahramanımızın maruz kaldığı hakaretvari sahneler bence sık sık haksızlığa varıyor. Çiko'nun özlediği sakin, huzurlu ve tabiî ki bol yemekli bir emeklilik hayatı Zagor sayesinde hiçbir zaman gerçekleşmiyor.
Üstüne üstlük bir de aşağılanma Çiko'nun tüm olumsuzlukları, Zagor'un da tüm olumlu yanları üstlendiği bir tür ikizlik durum var bunlarda. Ama kendini beğenmişlikle Zagor bu dengeyi olanca gücüyle kendi olumsuz tarafına yüklemekte. Allahtan Mauro Boselli gibi usta yazarlar da var. Üstad, 91. sayıda başlayan bir sonraki macera Dünyanın Sonunda Çiko'ya hak ettiği onuru vermeye gayret etmiş. Önceki macerada geçen o sevimsiz detayı fark edip yaptığına bahse girerim. Zagor ve Honest Joe'nun Çiko'yu sürükledikleri belayı hissettirmemek için yaptıkları, Zagor'un Çiko'dan özür dilemesi filan bana bir tür günah çıkarma gibi geldi. Boselliyi kutluyorum. Çiko bizim için çok önemli. Ona gereken onur ve değer verilmeli!
Selamlar
Lami Tiryaki
2 yorum:
Tex Willer'in Kit Carson'ı, Kaptan Swing'in Gamlı Baykuş'u, Çelik Blek'in Profesör Oklitusu hatta ve hatta Asteriks'in Hopdediks'i bizim için ne kadar kıymetli ve önemli ise Felipe Ceyetano Lopez Martinez Gonzales Çiko da bizim için o kadar önemli ve kıymetlidir. Çiko'ya kalkan eller kırılsın :)
Sülalemin tüm eli hamurluları adına!
Ne diyorsunuz siz? Zagor'un kadim dostu Çiko'ya yan bakan mı var? Karamba Karambita! Bu kokuyu iyi tanırım... Bela kokusu alıyoruuumm:)
Yorum Gönder