Muzaffer Gümüşsu
---
Fritz The Cat
Bizleri okumaya iten şey nedir? Hatta daha da ilginci, bir
şeyler yazıp çizmeye?
Hayatımızın ta en başından beri mi vardır bu duygu yoksa
içimizde zamanla mı gelişir?
Sorular sonsuza kadar uzayabilir tabii. Bence asıl önemli
olan, böyle güdüleri hayatımızın içine ne denli yedirebildiğimiz, kendi
hayatımız ve başka hayatların ortak dünyasına ne kadar dâhil olabildiğimiz gibi
geliyor bana.
İşte bu noktada Robert Crumb çıkıveriyor karşımıza. Hem de
öyle göklerden, pelerinini dalgalanarak, saçlarını savurarak değil; gayet
sıradan bir şekilde: hafif kambur, şişedibi gözlükleri ve mıy mıy konuşmasıyla
yürüyerek.
Fritz The Cat; Robert Crumb'ı Robert Crumb yapan
karakterlerinden biri. 1965 – 1972 yılları arasında yayınlanıyor, Flaneur
Comics'in yayınladığı kitap ise bu hikâyelerin tamamını içeriyor. Yolu değişim
ve dönüşüm hareketlerinden, siyasi çıkmazlardan, komünist avından, siyahi
haklarından geçen 60'lardan süzülmüş bir karakter. Ve bunu, Kedi Fritz'in bazen
poz kesen bohem tavırlarından, bazen Çin ile olan diyalogundan, inceden inceye
varlığını hissettiren savaş korkusundan, kısa hikâyelerindeki birden bire
toplaşan ve birbirine saydırıp duran huzursuz (ve belli ki kutuplaşmış)
kalabalıktan anında sezebiliyorsunuz. Sonu 68 kuşağına giden ve neredeyse tüm
dünyada büyük etki yaratan bir dönem bu. Kedi Fritz'in belki de asıl işlevi de
burada ortaya çıkıyor: o yıllardan fersah fersah uzaklaşmışken bizi
zorlanmadan, olanca naifliğiyle o döneme ışınlıyor.
Belli bir döneme bu vesile ile tanıklık etmek, kendimiz ya
da insanlık tarihi hakkında düşünmeye itiyor kesinlikle. Ama Fritz'in
vurgulamak istediğim bir başka noktası ise, yüz yıllık çizgi roman tarihinde
Robert Crumb'dan sonra gelen çizerlere gerçek bir rol modeli olması, yeni hikayelere
ilham verme gücü. (Bunu da ana akım çizgi roman "fabrikasının"
yapaylığıyla değil, tam tersine hayatın, sokakların tam içinden çekip aldığı
hikâyelerle yapıyor.) Kedi Fritz'den sonra Kötü Kedi Şerafettin'den tutun
Heathcliff'e, Blacksad'e kadar uzanan bir yol var karşımızda.
Çizgi romanın kardeş sanat dalı sinemada, yeni
yönetmenlerin nerelerden ilham aldığını anlamak için klasiklere bakarız.
Fellini'ye, Hitchcock'a bakarız; onların yöntemleri bu işin kitabını yazmıştır,
kurallarını koymuştur neredeyse. Bu hemen hemen her sanat dalı için geçerli;
sınırlar her ne kadar sonsuz görünse de, ustalar zamanında bu işin kitabını
yazmış gibidir. Tom Waits, Bob Dylan için şunu söyler mesela: "Bir marangoz
için testere ve tahta ne ise, bir şarkı yazarı için de Dylan aynı şeydir. O
keşfedilmeyi bekleyen bir gezegendir."
İşte bu noktada, küçüklüğünden beri çizen eden biri olarak,
aynısını Robert Crumb için söylemek istiyorum. Bir müzisyen için Bob Dylan
neyse, bir çizer için de Robert Crumb odur. Kedi Fritz başta olmak üzere Robert
Crumb'ın işleri, çizgi roman/karikatür/illustrasyon konusunda adeta ders
niteliğinde. Kaç kereler onun çizimlerini ders niyetine çalışıp, tarama stilini
santim santim öğrenmeye çalıştığımı bilirim.
Belki de çok sıradan olayları, çok sıradan hayatları alıp
onları birer hikâyeye dönüştürme konusundaki yeteneği sağlıyor bu ilham verme
gücünü. Çizimlerindeki emek ve naiflik, Crumb'ın anlattığı şeyleri servis
ederken usta bir garson adeta. Kedi Fritz'de bu bahsettiğim şeylerin izlerini
zorlanmadan bulabilirsiniz. Arkasındaki gücü hissetmek zor değil, Robert Crumb
74 yaşında hâlâ yazıp çizmeye devam ediyor ve son söyleşilerinden gördüğümüz
kadarıyla da (Kedi Fritz'i, Mr. Natural'ı çıkarabilen bir bünyeden beklediğimiz
üzere) o deliliğinden, çocuksuluğundan zerre bir şey kaybetmemiş.
Bu nedenlerle Kedi Fritz (ya da Fritz The Cat) anlattığı
şeylerin yanı sıra, Robert Crumb ile tanışma, ona tanık olma kitabı olarak da
okunabilir.
Yayıncı Flaneur Comics'e de ayrıca teşekkür etmek isterim.
Çizgi roman yayıncılığı konusunda eskiye nazaran oldukça ilerlese de, hâlâ
bağımsız çizgi roman ve grafik çizgi roman konusunda neredeyse kurak olan
ülkemizde çölde vaha niteliğinde işlere imza atıyorlar. Yayınlarının devamını
dilerim, başarılarının da.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder