Türkiye'yi sarsan Gezi Direnişi edebiyattan belgesele, fotoğraftan dergiciliğimize muazzam bir malzeme sağlarken çizgi romanın bundan uzak durması beklenemezdi. İşte Diren Çizgi Roman tam da çizgi romanın ruhuna yakışır bir proje olarak ortaya çıktı. Can T. Yalçınkaya bize projenin detaylarını anlattı:
ÇROP – Bu projenin adı
nereden geliyor?
Can T. Yalçınkaya:
Projenin adı Gezi Parkıyla başlayıp Türkiye’ye yayılan kitlesel direniş
hareketinden ve bunun sokaklara, duvarlara, sosyal medyaya yansımış “diren x”
sloganından geliyor. #direngezi #direntürkiye #direncizgiroman
ÇROP – Kimler hangi
görevlerle yer alıyor projede?
CTY: Her ne kadar
editörlük görevini ben üstlenmiş olsam da projeyi kollektif, demokratik,
dayanışmaya ve fikir alışverişine dayalı bir şekilde ilerletiyoruz. Her birimiz
dünyanın farklı yerlerinde yaşıyoruz, ama sosyal medyanın imkanlarından
faydalanarak senaryolarımız, çizimlerimiz, formatımız ve diğer her şeyle ilgili
sürekli olarak diyalog halindeyiz. Direnişin ve sonucunda ortaya çıkan
forumların bize gösterdiği gibi dayanışmayla daha güçlüyüz. #dirençizgiroman’da
da bu prensiple hareket etmemiz kaçınılmazdı o yüzden.
Şu anda projede ben,
Yigilante Kocagöz, Nihal Engin Vrana, Fatih Yürür ve Serdar Kökçeoğlu senarist
olarak görev alıyoruz. Okan Bülbül, Ramazan Abbasoğlu, Beyazıt Kelçeoğlu, Tugay
Doğrayıcı, Burak Akerdem ve Murat Gürdal Akkoç da illustratör ve çizer olarak
yer alıyorlar. Linda Stark başından beri projenin karar süreçlerine katkıda
bulunuyor, senaryo ve çizimler konusunda fikir veriyor.
ÇROP – Bu projeyi
hayata geçirmek nerden aklınıza geldi? İçinde çizgi roman olan bir projenin
geleceğini nasıl görüyorsunuz?
CTY: Bu projeye pek
çok şey ilham kaynağı oldu. Direniş sadece farklı düşüncelerden, inançlardan,
sosyal sınıflardan gelen insanları iktidara ve zulme bir karşı duruşta kaynaştırmakla
kalmadı, müthiş bir sanatsal ve mizahi dışavurumu da körükledi. Biz bu projeyi
düşünürken halihazırda pek çok müzik, video, illüstrasyon, graffiti üretimi
yapılmıştı, biz de bu üretim patlamasına çizgi roman yaparak katkıda bulunmak
istedik. Ayrıca önümüzde Amerika’daki Occupy hareketinden ilham alan “Occupy
Comics” gibi bir emsal de vardı. İlk etapta biz de onlar gibi süreli bir çizgi
roman antolojisi yayınlayalım diye düşünüyorduk fakat geçtiğimiz günlerde daha
kalın bir albüm yapma kararı aldık.
Yakın zamanda çıkan
yerli albümler hem basında hem de okuyucular arasında ilgi uyandırdı. Levent
Cantek’in senaryolarını yazdığı DumAnkara buna güzel bir örnek. Bizim
projemizin de ilgi çekeceğini, şimdiden bizi sevindiren bir ilgi çektiğini
düşünüyoruz.
ÇROP – Ekibinizdeki
çizgi roman eğilimi ne yönde? Neler okunuyor, hangi türler daha çok tercih
ediliyor?
CTY: Ben obur bir
okurum. Çizgi roman sanatına bütün olarak ilgi duyuyorum. Akademik olarak da bu
konuda çalışmalar yaptım. Yüksek lisans tezim L-Manyak ve Lombak dergileri
üzerineydi. Yabancı çizgi romanlarda da benzer underground, punk, karnavalesk,
alternatif, anaakımın dışında olan üretimleri severim. Ekibin diğer üyeleri de,
Vertigo çizgi romanlarından süper kahramanlara, fumettilerden frankofon çizgi
romanlara pek çok türe ilgi duyuyorlar.
ÇROP – Anlatmak
istediğiniz, ulaştırmak istediğiniz mesajınız yerini bulacak mıdır dersiniz?
CTY: Biz her şeyden
önce sevdiğimiz bir sanat dalında kendimizi ifade etmek istiyoruz. Bir eserin
üreticisinin eserin nasıl alımlanabileceği konusunda çok fazla kontrol şansı
yoktur. Burada direnişle ilgili belgesel bir çalışma yapmadığımızın ve
direnişle ilgili – “direnmek iyidir” dışında – tek bir şeye indirgenebilecek
bir mesaj vermeye çalışmadığımızın altını çizeyim. Biz direnişle ilgili,
direnişten ilham alan çizgi hikayeler anlatmak istiyoruz. Kollektif bir çalışma
ortaya koymamızdan dolayı verilen/alınan mesajlar da bir hayli çeşitlilik
gösterecektir.
ÇROP - Daha önce yayınlanmış çizgi romanlı dergilerin uzun soluklu olmamasını neye bağlıyorsunuz?
ÇROP - Daha önce yayınlanmış çizgi romanlı dergilerin uzun soluklu olmamasını neye bağlıyorsunuz?
CTY: Pek bir fikrim
yok açıkçası, hiçbirinin üreticisiyle bu konuda konuşmadım. Ama Türkiye’de
genel olarak mizah dergilerindeki çizgi romanlar ilgi görüyor.Tahminim, daha
farklı işler yayınlamak isteyen dergiler yeterli bir satış miktarı
yakalayamadıkları için kapanmak durumunda kaldılar.
ÇROP – Yabancı
çr’lerin piyasayı doldurduğu bir ortamda Türk çizerlere şans tanımak cesur ve
zor bir seçim. Bu şekilde mizah dışı Türk çizgi romanına neler kazandırmayı
umuyorsunuz?
CTY: Albüm formatına
karar vermemizdeki bir sebep de, daha önceki mizah dışı süreli yayınların çok
uzun ömürlü olmamasıydı. Bizim hepimizin farklı işleri ve sorumlulukları var.
Bu proje bizim için bir anlamda gönül işi. Eğer başarabilirsek birden fazla albüme
imza atmaya çalışacağız, ama öncelikle elimizdeki işi tamamlamamız gerekiyor.
Önümüzde albüm formatında belirsiz aralıklarla çıkan yerli çizgi roman
örnekleri var halihazırda (Deli Gücük gibi). Bu anlamda çok da bilinmedik
sulara dalmadığımızı düşünüyorum.
Bu arada şunu da
belirtmek isterim: Bizim projemizde de mizahi çizgi romanlar yer alacak.
Direnişin mizahını yansıtmaya çalışacağız elimizden geldiğince.
ÇROP – Çizgi roman
okurunun artmasına katkısı olur mu projenizin? Çizgi roman okuru dışındakileri
çizgi romana çekme şansınız var mı sizce?
CTY: Direniş geniş
kitlelere yayılmış bir hareket. Bundan dolayı, daha önce çizgi roman okumamış
insanlar da ilgi duyacaktır projemize, sanırım.
ÇROP – Okurlar
derginize nasıl ulaşacaklar, nasıl bilgi edinecekler, nasıl soracaklar
sorularını sizlere? İletişim adresleriniz nelerdir?
CTY: Bir
“crowdfunding” projesi planlıyoruz. Henüz bir yayıncı belirlemiş değiliz, fakat
ilgilendiklerini belirtenler var. Gelişmeleri facebook sayfamızdan (www.facebook.com/direncizgiroman) ve twitter
hesabımızdan (www.twitter.com/direncizgiroman) takip edebilirsiniz.
Bu mecralarda, bitmiş işlerimizden örnekler de paylaşıyoruz.
Ayrıca bize ulaşmak
için direncizgiroman [at] gmail.com adresine mail atabilirsiniz.
Bizimle çalışmak
isteyen çizerlerin başvurularını yukarıdaki adrese bekliyoruz. Daha önce
ürettikleri bitmiş çizgi roman tarzındaki işlerini göndermelerini tercih
ediyoruz.
Ümit Kireççi
Görseller:
"Wardogs" senaryo: Yigilante Kocagöz, çizim: Burak Akerdem.
"POMA" - Çizim: Okan Bülbül.
"İçi Gezi, Dışı Dünya" Senaryo: Nihal Engin
Vrana Çizim: Ramazan Abbasoğlu
"Direnen" Senaryo: Fatih Yürür, Çizim: Tugay
Doğrayıcı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder