Bugün o kadar yoğun bir programım var ki anlatamam. Yok, bütün gün arazide değil ofiste olacağım olmasına ama randevulu gelenim gidenim çok olacak aslında. Sabah duş alıp, aceleyle giyinip evden fırladım. Çıkmadan önce kitaplarıma şöyle bir göz attım. Bir süredir okumamı bekleyen Ken Parker'ın Şiir adlı çizgi romanını raftan kaptım. Çantama attım. Saçımı toparlamaya vaktim kalmayınca, bizim mahallenin köşesinde yeni açılan kuaföre uğradım. Benden başka müşterileri yoktu sabahın o saatinde tabii. "Hemen bir düz fön çekmenizi rica edeceğim. Mümkünse iki kişi çekseniz. On dakika içinde ofise gitmeliyim!" dedim. İki yanımda iki kişi saçımı öteye beriye çekiştirilirken, çantamdan Ken Parker'ı çıkardım. Önce ön kapağına baktım. Ne güzel olur çizgi roman kapakları!.. Maceranın adı Şiir öyle mi? Bakalım hangi şairden bahsediyor bu kez bizim entellektüel kovboy? Bu kez hangi şairin menzilinde Ken Parker'la dans edeceğiz görelim bakalım?
Devamı - Hayalkahvem
2 yorum:
Hey! Yazım gene ÇROP'ta... Ne güzel:))
:) Heyyyy, çok değerli bir yazardan çok değerli bir yazı blogumuzu süslüyor... HEYOOOO :O)
Emeğinize aklınıza sağlık :)
Yorum Gönder