2 Şubat 2009 Pazartesi

Death Note

Tsugumi Ohba'nın öyküsü ve Takeshi Obata'nın çizgileriyle temeli oluşturulmuş Death Note mangasından, televizyon için uyarlanmış, yönetmenliğini Tetsurô Araki'nin yaptığı 37 bölümlük animeyi nihayet bitirdim. Manga, Aralık 2003 - Mayıs 2006 arasında Shonen Jump'da yayımlanmış.
Eve dönüp, odasına kapandığında ise defterin asıl sahibi olan Shinigami [bu kelimenin tam çevirisi Ölüm Tanrısı oluyor. Tek Tanrılı dinlere inananlar için bir çeşit Ölüm Meleği de diyebiliriz] ile karşılaşır. Shinigami, diğer Shinigami'lerle Ölüler Diyârı'nda takılmaktan sıkıldığından, eğlence olsun diye defterini aşağı atmış ve âkıbetini görmek için aşağıya inmiştir. Ölüm Defteri'ne tek dokunan Raito olduğu için, varlığı ancak onun tarafından görülmekte ve duyulmaktadır.

Ryuuk adındaki Shinigami, İnsanlar Âlemi'nde genellikle kullanılan lisanın İngilizce olduğunu bildiğini söylediği [bu nedenle defterin kullanım kılavuzunu İngilizce yazmıştır] Raito'ya defterin kurallarını açıklar:
* Ölüm Defteri'ne ismi yazılan kişi ölür.
* Deftere yazdığınız kişinin yüzünü bilmezseniz o kişi defterden etkilenmez. Böylece aynı isme sahip olan kişiler de ölmez.
* Bir kişinin adı yazıldığı zaman o kişi 40 saniye içinde ölür. Eğer ölüm biçimi yazılmazsa o kişi kalp krizinden ölür.
* Ölüm şeklini yazdıktan sonra 6 dk. 40 sn. içinde ölümün detaylarını yazabilirsiniz.
* Bir insan, Ölüm Defteri'ni kullanmışsa ne Cennete ne Cehenneme gidebilir, Araf'ta kalır.

İlk başta duyduklarına inanmayan ve denemeye çekinen Raito; önüne çıkan ilk fırsatı değerlendirir ve ardından da Japonya başta olmak üzere, dünya üzerindeki belli başlı tüm suçluları yok etmeye başlar. "Yeni ve temiz bir dünyanın Tanrısı" olmaya soyunmaktadır.

Ancak, doğal olarak bu ani ölümler, Interpol'ün, C.I.A.'in, F.B.I'ın, N.P.A.'in [Keisatsu-chô yani Japon Polis Teşkilatı] ve dünyanın en iyi dedektifi Eru (L)'nun yalnızca dikkatini çekmekle kalmamış; insanların Kira [Japonca Koroshiya'nın kısaltması, Katil anlamındadır] adını verdiği Raito için geniş çaplı bir sürek avı başlatılmıştır. Bu avın, Japonya ayağının başında ise Raito'nun babası, komiser Sôichiro Yagami vardır.

Bu arada, üniversiteye başlayan Raito/Kira'nın başında iki ayrı bela vardır: Onu yakalamaya yemin etmiş Eru (L) ile aynı bölümdedir ve mecburen arkadaşlık etmek zorundadır. Zamanla bu arkadaşlık, zorunlu bir işbirliğine dönüşecektir.

Ve Misa Amane: Anne babasının katilini öldüren Kira'ya karşı inanılmaz bir bağlılık duyan, gözü kara aşık bu kız; aynı zamanda şımarık bir top modeldir. Eskiden kendisine aşık olan bir Shinigami'nin [Jerasu] ölümüyle, onun da eline bir Ölüm Defteri geçmiştir. Defteri ona getiren ve sürekli yanında gezdirdiği Shinigami'nin adı ise Remu'dur. Bu defteri ve Remu'nun gözlerini, aşık olduğu Kira'ya ulaşmak için kullanır.

Raito için en önemli şey: Kira olduğunun açığa çıkmaması ve planlarını istediği gibi uygulayabilmektir. Misa'yı seviyormuş gibi davranmasının tek sebebi, Misa'nın Shinigami gözlerine sahip olması ve onu istediği gibi manipüle edebilmesidir.

Animede, Raito/Kira karakterini seslendiren Mamoru Miyano'yu son derece başarılı buldum. Sinemaya da uyarlanan, 2006 ve 2008 yıllarında gösterime giren iki ayrı filmi var Death Note'un: Death Note ve Death Note: The Last Name. Her iki filmi de Shûsuke Kaneko yönetmiş.Hem mangasını, hem animesini ve hem de filmlerini beğendiğim bu yapımı mutlaka izlemenizi öneririm.

Hiç yorum yok:

Linkler

Related Posts with Thumbnails