Ümit
Kireççi
…
Yıllar önce Kabuki adlı çizgi romana hayran hayran baktığım
günlerde tanışmıştım David Mack’le. Daha sonra; kısmet bu ya, yine bugün olduğu
gibi Arkabahçe Yayıncılığın yayımladığı Daredevil dizisinde karşılaşmıştım
çalışmalarıyla. Biraz grafik, biraz çizgi roman, biraz tasarım… Farklı bir iş
onunki. Hele şimdiki çalışmasında Picasso, Van Gogh ve Klimt’le karşılaşmak
ayrı bir tat verdi.
Arkabahçe Yayıncılık, Marvel Knights üst başlığı altında
yayımlanan Daredevil dizisini dilimize kazandırdığından beri bende bir
Daredevil hayranlığı tekrar etti desem yanlış olmaz. Yıllar öncesinde tükenen hayranlığım
az biraz yerine gelmeye başladı. Ama artmadı. Daha o kadar değil.
Dördüncü cildi çıkan karakterin bu sayıya kadarki
hikayelerinde yer alan farklı çizgi ve senaryolaştırma çalışmaları alıştığımız
comics anlatımını zaten bozarken üstüne bir de David Mack’li sayı gelmesi şimdi
de çizgi romandan ne anladığımı sorgulamam neden oldu.
David Mack her zaman yaptığı gibi fotoğraf ve desenleri
manipüle ederek anlatıyor hikayesini. Metin daha çok kutular içinde akarken
alıştığımız aksiyon sahneleri durağan ve donuk bir şekilde akıyor karelerden
karelere. Hatta neredeyse aksiyon yerine daha çok iç hesaplaşma, hayatın
sorgusu, yüzleşme yer alıyor hikayelerinde.
Haliyle bu içeriğe uygun bir görsel dil kullanılması da
kaçınılmaz oluyor. Alışılmış net, temiz, şişirilmiş pazılar ve öne çıkarılmış
kadın bedenlerinin dikkati dağıtmayacağı bir görsel anlatım David Mack
hikayelerine eşlik ederek farklı bir lezzet sunuyor okura. Ayrıca bu şekilde
konu da dağılmıyor, okur sadece ana metni takip ediyor başka şeylere bakmadan…
Veya benim gibi bakarak.
Daredevil 4. cildin ilk bölümünde (Daredevil Marvel Knights
51, normal dizi 431), Echo adlı kadın karakterin iç dünyası ve hayatıyla
yüzleşmesinin başlangıç bölümü bulunuyor. İşte bu ilk bölüm aynı zamanda David
Mack'in Joe Quesada'yla yarattığı Echo adlı kadın kahramanın kişisel portresini ele alırken dünyanın en önemli ressamlarından
faydalanıyor, onların ünlü eserlerinden alıntılar yapıyor.
İlk karşılaştığımız dünyaca ünlü resim Gustave Klimt'in "Kadının Üç Hali" (evresi) tablosudur.
İkinci eser Pablo Picasso’nun
1937 tarihini taşıyan “Guernica” adlı eseridir. Dünyayı dolaşan karakter Paris’te
müzeyi gezerken tablolara bakıyor, onlarda kendini görmeye başlıyor. Guernica
iç dünyasındaki karmaşanın ve çatışmaların temsilcisi gibidir adeta.
Daha sonraki sayfada karşımıza yine Picasso’ya ait olan 1907
tarihli “Avignonlu Kızlar” tablosu çıkıyor. Bu sefer göndermeden çok uyarlama
yapılmış, resme Daredevil dahil edilmiştir.
Sonra karşımıza çıkan resmi hatırlamakla birlikte
ayrıntılarını anımsayamadığımdan burada paylaşamıyorum ama azimliyim bir gün
bulup ekleyeceğim.
Derken Van Gogh’un 1889 tarihli “Otoportre” ile “Yıldızlı
Geceler" tablolarını görüyoruz. Bu defa da uyarlama yapılmış, portrede sanatçı
yerine kadın figürü kullanılmış.
Oradan da Echo’nun da dediği gibi iç dünyasını ve
karmaşasını anlatacak en uygun çizime, Picasso’nun kadın portrelerine geçilmiş.
Bilmem sizler kitaplığınızda bu çalışmanın yer almasından
benim kadar mutlu olacak mısınız? Çizgi roman mı değil mi tartışmasını bir yana
bırakırsak ben bu cilt için daha kestirmeden “sanat eseri” demeyi yeterli
buluyorum.
Bu arada modern resme bol bol gönderme yapılan çizimler
içinde ben yukarıdaki örneklerin dışında en çok “müzik-resim” ilişkisine
yapılan göndermeleri sevdim. Resmin bir melodisi bir armonisi olduğu ve müzikle
ilişkilendirildiği teorilerin sayfalara serpiştirilmiş olmasından büyük keyif
aldım bunun altını bir kez daha çizeyim.
İyi okumalar, bakmalar veya günümüzde kimi entellektüel
çevrelerde “çizgi roman karelerin takibinden oluşuyorsa, görseller akıyorsa o
halde okur burada izleyici konumundadır” anlayışı hakim, iyi izlemeler.
Daredevil
İmgelem
Yazan / Çizen - David Mack
Çeviri - Burç Üner
Baskı HAzılrık - Adil Kızıltuğ
Editör - Kayra Keri Küpçü
Kaligrafi - Necmi Yalçın
Arkabahçe Yayıncılık, Ocak 2016
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder