Ve bu sayıda ilginçliklere tanık oluyoruz:
Bilimkurgu alt yapısına sahip dedektiflik çizgi romanı olan Nathan Never'i takip edenler bu dizide baskın bir "batı" kültürü ile geleceğe taşınmış hayli yaygın bir Japon kültür ve mafyasının sıklıkla kullanıldığını bilirler. Basit bir Moby Dick uyarlaması dışında belki de yerel kültürleri ele alan öyküler de az bulunur. Buna karşın Hrıstiyanlık öğreti ve değerlerini ele alan uyarlamalar da sık sık okuyucunun karşısına çıkar. Ta ki bu sayıya kadar. Bu sayıda hikayede çok aktif olmasalar da müslümanlarla karşılaşıyoruz. Otantik kıyafetleri, fesleri, entarileriyle ve esnafıyla bir tür salyangoz satılmaz müslüman mahallesi: Abdullah Ciborg Man (1. cilt, sayfa 10)
İlerleyen sayfalarda Nathan Never'in korumaya çalıştığı bir tanığa saldırı yapılmasıyla aşağıdaki kareye rastlıyoruz. (sayfa 14) Buradaki "Aman Allah'ım"ın çeviriden değil orjinalinden geldiği belli: Bununla birlikte Mejek adlı son derece tanıdık bir mafyatik figür ikinci ciltte "Ahmet" adlı birini öldürürken bir başka benzerliği karşımıza çıakrıyor öykü boyunca:
Bilekliklerinden sustalı bıçaklar çıkaran Mejek hayli Wolverine'vari bir görünüme sahip. Özellikle 1995-1996 yılında Marvel Comics'in okurlara sunduğu efsanevi "Age of Apocalypse" çizgi roman dizisindeki Wolverine tasarımına benzettiğim karakteri biraz daha yakından bakın isterim:
Paylaşım - Ümit Kireççi
Bilekliklerinden sustalı bıçaklar çıkaran Mejek hayli Wolverine'vari bir görünüme sahip. Özellikle 1995-1996 yılında Marvel Comics'in okurlara sunduğu efsanevi "Age of Apocalypse" çizgi roman dizisindeki Wolverine tasarımına benzettiğim karakteri biraz daha yakından bakın isterim:
Paylaşım - Ümit Kireççi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder