İzmir Manga Semineri
İzmir’de diğer günlere nazaran ılık bir akşam vardı. Yer olarak Desem, Mavi Salonu kullanıldı. Koltuk sayısının gelen misafirleri karşılamaması dışında salonla ilgili fazla bir sorun yoktu; biz ayakta kalanlar da hemen kenardaki basamaklara yerleştik ve seminer başladı…
İlk olarak manganın tarihi ve zaman içerisinde aldığı şekillerin konu edildiği bir giriş konuşması yapıldı. İlgi görmeye başladığı dönemlerden ve Japonya’ nın savaşa girmesiyle bir süre duraksamasından bahsedildi. Hemen ardından projeksiyondan yansıtılan karakterlerin kişilikleri ve başlarından geçen olaylar kısaca anlatıldı.
Karakterler Doçent’in önünde duran kitap kapaklarından web-kamerası aracılığıyla anlık resimler halinde gösteriliyordu bu durum da görüntü kalitesinin düşük olmasına neden olmuştu. Doç. Atsushi Hosogaya bunlardan bahsederken biz de pür dikkat tercümanı dinliyorduk. Ancak tercümanımızın heyecanından olsa gerek, anlatımı bir süre sonra dikkat dağıtıcı bir hal almaya başlamıştı. Doçent in anlattıklarıyla tercümanın verdiği tepkiler tamamen farklıydı bu durum konu geçişlerinde duraksamalara neden olmuştu. Giriş aşaması da bu şekilde geride kaldı ve manga ustalarının tanıtımını, kullandıkları teknikleri gösteren video izlenmeye başlandı…
Video izlenirken bir yandan da çizerler, püf noktaları ve kullanılan malzemeler ile ilgili bilgi alıyorduk. Daha önceden bilmediğim çizim araçları ve kullanışları açısından bu dikkatimi en çok çeken bölüm olmuştu. Derken, zamanın yarısı dolmuştu bile… Arta kalan zamanda, başta karakterlerin tanıtıldığı yöntemle masanın üzerine yerleştirilmiş kitapların kapakları gösterilmeye başlandı. Her birinin üzerinden değişik açıklamalar yapıldı, ilgi çekici hikayelerle karşılaştık… Bunlardan en ilginç olanı bir Viking mangasında gemilerin karadan yürütüldüğü konusuydu bu esnada kalabalıktan bir uğultu yükseldi görevliler de dahil herkes gülmeye başladı bunun üzerine Doçent : ‘’Farkındayım, bu Osmanlı’ nın İstanbul’ u almak için kullandığı yöntem; zaten bunu çizen kişiye de bu fikrimi onaylattım’’ açıklamasını yaptı.
Ardından hikayelerinin Türkiye’de geçen hatta içinde Mustafa Kemal’in anlatıldığı mangaların da olduğunu söyledi. Bu gurur verici haberin ardından kitabın, İstanbul’ daki seminerde unutulduğu haberini aldık… Böylelikle soru-cevap aşamasına gelindi bu bölümde kız-erkek mangasının farkları ve nedeni dışında, kayda değer bir şey yaşanmadı zaten salon da yavaş yavaş ayaklanmaya başlamıştı kapanış konuşması yapıldı. Böylece manga seminerinin de sonuna gelinmişti.
Emeği geçen herkese teşekkürler…
Semih Akgül
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder