Preacher (Vaiz) yazar Garth Ennis ve çizer Steve Dillon tarafından yaratılmıştır. Renkli kapakları Glenn Fabry tarafından çizilen bu çizgi roman dizisi, 1995 – 2000 yılları arasında aylık olarak DC/Vertigo tarafından basılmıştır. 66 Sayı aylık, 5 özel seri ve 4 mini seri olarak toplam 75 sayısı yayımlanmıştır. Aylık serinin son sayısı (# 66) 2000 senesinin Temmuz ayında piyasaya sürülmüştür. Tüm seri 9 adet TPB cildinde bir araya getirilmiştir.
Renklendirmeler, Matt Hollingsworth ve Pamela Rambo tarafından yapılmıştır. Senaryo Garth Ennis’e, aylık serinin tüm çizimleri ise Steve Dillon’a aittir. Özel seriler Steve Pugh, Richard Case, Carlos Ezquerra ve Peter Snejberg tarafından resimlendirilmiştir.
Ana karakterler Jesse Custer, Tulip O’Hare, Proinsias Cassidy, Herr Star, God (Tanrı), Saint of Killers (Katiller Azizi), Arseface (Kıçsurat), Allfather D’Aronique, The Meat Man ve Featherstone’dur.
Preacher, Texas eyaletinin Annville isimli küçük bir kasabasındaki bitik ve yıpranmış bir vaizin, Jesse Custer’ın hikâyesidir. Custer, “Genesis” adlı doğaüstü bir yaratık tarafından bir kaza sonucunda lanetlenir. Bu kaza esnasında Custer’ın tüm cemaati ölür ve vaizlik yaptığı kilisesi yerle bir olur.
Bir melek ile bir şeytanın onaylanmayan ilişkisi sonucunda doğan Genesis, kişisel arzuları bulunmayan bir yaratıktır. Gene de, bünyesinde hem pür-i pak bir iyiliği, hem de gerçek kötülüğü barındırdığından, Tanrı ile rekabet edebilecek güçtedir. Diğer bir deyişle, Genesis ile aralarındaki özel bağ nedeniyle Jesse Custer, bir anda evrendeki en güçlü adam pozisyonuna yükselmiştir.
Etik açıdan çok sağlam “doğru” ve “yanlış” bilincine sahip olan Custer, tüm macera boyunca Amerika Birleşik Devletleri’ni gezerek, Genesis’in doğduğu an cenneti terk eden Tanrı’yı arar. Bu esnada, kendi yeni özel gücü hakkındaki gerçeği keşfetmeye başlar. Gücü, onun söylediklerini duyan herkesin hiç tereddüt etmeden emirlerini yerine getirmesidir. Eski kız arkadaşı Tulip O’Hare ve sağlam bir içkici olan İrlandalı vampir Cassidy yolculuğu sırasında ona eşlik ederler.
Bu ilginç üçlü seyahatleri esnasında birçok engelle ve her biri diğerinden garip düşmanlarla karşılaşır. İç Savaş’ta Konfederasyon Ordusunda görev yapmış, müthiş bir silahşor olan Saint of Killers (Katiller Azizi), seri katil Reaver–Cleaver, dünyadaki çeşitli hükümetleri kontrol eden gizli örgütler ve bu örgütlerden birinin elebaşı olan Herr Star, cennetten kovulan düşmüş melekler, Custer’ın çiftçilik yapan köylü akrabaları, yoldan çıkmış din adamları vb. bunlardan bazılarıdır.
Preacher, bir hikâye anlatırcasına konuya ve karakterlere odaklanır. Dini konulara ve doğaüstü temalara herhangi bir politik görüş taşımadan yaklaştığı için övgüler almıştır. Çoğunlukla şiddete dayanan kara mizah öğeleri içermekte ve çizgi roman dışında, çok geniş bir yelpazedeki popüler kültürü üstü kapalı olarak anlatmaktadır.
Preacher serisi birçok noktada çeşitli Western filmlerinden etkilenmiştir. Örneğin John Wayne, Custer için ruhani bir önder ve kimi yerde vicdanının sesi olarak kullanılmış, Monument Valley ve The Alamo yolculuğun çeşitli evrelerinde mekân olarak seçilmiş, hatta Jesse Custer kısa bir süre için Texas’taki bir kasabanın şerifliğini bile yapmıştır. Kötü karakterlerden biri olan Saint of Killers ise Clint Eastwood’un, Unforgiven (Affedilmeyen) filmindeki William Munny karakterine benzemektedir.
Jesse Custer, hikâyenin anlatılmaya başlandığı ilk sayıda içinde bazı şüpheler taşıyan bir papaz olarak okura tanıtılmakta, aralarında bazı düşmanlarının da bulunduğu cemaatine akşamdan kalma bir şekilde hitap etmesiyle, öyküye giriş yapılmaktadır. Bu açılış sahnesi yazar Selma Lagerlöfs ünlü romanı Gösta Berlings Saga ile neredeyse aynıdır.
Tüm bunlara ek olarak, bu dizide, modern çağdaki Amerikan kimliği ve idealleri incelenmektedir. Yapılan çalışma, sadece kişisel görüşlerin belirtilmesinden çok ileride olup, eski kafalı Güneyli kovboy etikleri ile modern feminizm görüşleri bir araya getirilmekte, Vietnam Savaşı’nın açtığı yaralar eleştirilmekte ve diğer birçok şeyin yanında şiddetin doğası gereği dönüşümü araştırılmaktadır. Liberal ve muhafazakâr politikacılar arasında yaşanan görüş ayrılıkları gibi, depresyon, baskı, cinsellik, pornografi, uyuşturucu kullanımı, evsizlik ve göç konuları da incelenmektedir.
Canına kıymaya kalkıp da bunu beceremeyen ve sonrasında çeşitli estetik ameliyatlar geçirmek zorunda kalan delikanlı Arseface, ilerleyen sayılardaki tipik Amerikan hayallerini yaşayan bir karakter olarak çok semboliktir.
Gerek Garth Ennis (Kuzey İrlandalı), gerekse Steve Dillon (İngiliz) Amerikalı değildir. Dolayısıyla, Amerikan tarihini ve kültürünü dışarıdan bir gözle incelemeye çalışmaktadırlar. Bugüne dek basılmış olan ciltler;
1. Gone to Texas ( # 1 – 7),
2. Until the End of the World ( # 8 – 17),
3. Proud Americans ( # 18 – 26)
4. Ancient History (özel sayı, Saint of Killers, The Story of You Know Who, The Good Old Boys)
5. Dixie Fried (# 27 – 33, ayrıca özel sayı: Blood and Whisky)
6. War in the Sun (# 34 – 40, ayrıca özel sayı: One Man’s War)
7. Salvation (# 41 – 50)
8. All Hell’s A-Coming (# 51 – 58, ayrıca özel sayı: Tall in the Saddle)
9. Alamo (# 59 – 66)
Diğer Notlar:
Uzun yıllar boyunca, kitaptan başrolünü James Marsden’in oynadığı bir filmin yapılacağı konuşuldu. Ancak yapım aşaması Arseface için test çekimleri yapılacak kadar ileri gitmiş olsa da, bu proje hiçbir zaman gerçekleşmedi.
Bir ara, sağlam bir çizgi roman hayranı olan Samuel L. Jackson basına açıklama yapıp, Saint of Killers karakterini canlandırabileceğini ifade etti.
2006 Yılının Mayıs ayında kablo tv kanalı HBO’nun, Preacher yapımı için kolları sıvadığına dair bazı dedikodular duyuldu…
Preacher, her ne kadar biraz fantastik bir öyküymüş gibi görünse değil aslında ve bence…
- Küfürlü konuşmalardan ve kanlı şiddet sahnelerinden rahatsız olmayan,
- Dini hicivler ve eleştiriler konusunda hoş görülü davranabilen,
- Western filmlerine ilgi duyan,
- Absurd bir espri anlayışına sahip,
- Amerikan toplum yapısını merak eden,
- Marjinal karakterleri ilginç bulabilen,
- Çılgınca ve uçuk kaçık bir maceraya atılmak isteyen,
Tüm çizgi roman okurlarının kütüphanesinde mutlaka bulunması ve sırayla okunması gereken bir çizgi roman olduğunu düşünüyorum.
Sadece, Cassidy’nin nasıl vampir olduğunu anlattığı sayıyı beğenmemiştim. Ki bu da 66 sayılık bir seri için hiç fena sayılmaz… Bence 100 üzerinden 95!
OĞUZ ÖZTEKER
,
,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder